
Diyarbakır’da 10 Ağustos 2016’da zırhlı polis aracına yönelik bombalı saldırının yaşandığı yere haber takibi amacıyla gidip görüntü ve fotoğraf çektikleri için gözaltına alınan gazeteciler Sertaç Kayar, Fırat Topal, Hasan Akbaş ve Serpil Berk hakkında “örgüt adına eylem ve faaliyette bulunma” suçundan başlatılan soruşturmada takipsizlik kararı verildi.
Olay yaşandığı sırada Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki On Gözlü Köprü’de yer alan bir tesiste oturan gazeteciler, içinde çevik kuvvet polislerinin bulunduğu zırhlı servise yönelik bombalı saldırıdan şans eseri hiç yara almadan kurtulmuştu. Habercilik refleksiyle olay yerine giderek görüntü ve fotoğraf çeken gazeteciler, olay yerinden ayrıldıktan sonra arama noktasında durdurulup olayın yaşandığı yere yakın olmaları sebebiyle ve çektikleri görüntüler gerekçesiyle gözaltına alınmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, zırhlı polis servis aracına yönelik bombalı saldırıyla ilgili başlattığı soruşturmada, aralarında dört gazetecinin de bulunduğu sekiz kişi hakkında “silahlı terör örgütü adına eylem ve faaliyette bulunma” suçundan başlattığı soruşturmada takipsizlik kararı verildiği ortaya çıktı.
Gazetecilere tebliğ edilmeyen takipsizlik kararının gerekçesinde, zırhlı araca yönelik saldırının ardından aralarında gazetecilerin olduğu bazı şüphelilerin olay sırasında ve sonrasında cep telefonu ile görüntü kaydı yapıldığına dair tutulan tutanaklar üzerine soruşturma başlatıldığı ifade edildi.
El konulan dijital materyalleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan raporda, suç unsuru olabilecek bir delile rastlanmadığı belirtildi. Gazetecilerin, el konulan elbiseleri ve eşyaları üzerinde yapılan kriminal inceleme sonucu hazırlanan raporda da herhangi bir suç delili bulunmadığı vurgulandı.
Kararın sonuç bölümünde, gazetecilerin bombalı saldırıyı gerçekleştirdikleri veya örgüt üyesi oldukları yönünde herhangi bir şüphe ve delil bulunmadığı ifade edilerek, gazeteciler hakkında kamu adına kovuşturmaya yapılmasına yer olmadığı belirtildi.
Gazeteci olduklarını söylemelerine rağmen elleri arkadan ters kelepçelenerek gözaltına alınan Sertaç Kayar, Fırat Topal, Hasan Akbaş ve Serpil Berk, gözaltı işlemini gerçekleştiren bazı polis memurlarının kötü muamelesine ve hakaretlerine maruz kalmış, infaz edilmekle tehdit edilmişti.
Bombalı saldırı şüphelisi muamelesine maruz kalan gazetecilerin cep telefonları, fotoğraflar makineleri ve haber için çektikleri görüntülere el konarak kriminal incelemeye gönderildi. Elleri ters kelepçeli şekilde saatlerce ayakta bekletilen gazetecilerin ellerinde yaralar oluştu; kendilerine gözaltında muhbirlik de teklif edildi.
Gözaltı sürecinin duyulmasının ardından Türkiye’de ve Diyarbakır’daki birçok basın ve meslek örgütü basın açıklamaları ile tepki göstererek, gazetecilerin serbest bırakılması çağrısında bulundu. Gazeteciler, kamuoyunun yoğun tepkisi ve olayla ilgilerinin olmadığının anlaşılması üzerine iki günlük gözaltının ardından 12 Ağustos 2016’da serbest bırakıldı.
NE OLMUŞTU?
Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki On Gözlü köprü civarında, çevik kuvvet polislerini taşıyan aracına 10 Ağustos 2016’da bomba yüklü araçla yapılan saldırı sırasında olay yerinden geçen Behiye Yıldırım ve çocukları Derya Yıldırım, Demet Yıldırım Aydın ve torunları Ceylinaz ve Oğuz Kaan Aydın ile Veysel Eroğlu hayatını kaybetmişti. Aralarında dokuz polis memurunun da bulunduğu 17 kişi yaralanmıştı. Saldırının failleri arasında yer aldığı iddia edilen sanıklar M.E. ile C. A. hakkında 2020 yılında açılan dava Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediyor.
Kaynak: https://www.mlsaturkey.com/tr/2016da-haber-takibi-sirasinda-diyarbakirda-gozaltina-alinan-gazeteciler-hakkinda-takipsizlik/