Gazetecilere yönelik polis baskınına ve gözaltılara tepki gösteren Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), yaptıkları yazılı açıklamalarda “Gazeteciler gerçekleri ve hakikati yazmaktan vazgeçmeyecek.” diyerek, gazetecilerin serbest bırakılmasını istedi.
Sansür Yasası’nın Meclis’ten geçiren iktidarın ilk hedefinin özgür basın olduğuna işaret edilen açıklamada, gazetecilerin şafak vakti polis operasyonlarıyla gözaltına alınmasına devam edildiğinin altı çizildi. Açıklamada, “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Ankara, İstanbul, Diyarbakır, Urfa, Van, Mardin, Mersin ve Adana'da polis, derneğimizin de üyeleri olan Mezopotamya Ajansı ve JINNEWS muhabirlerinin evlerine sabah saatlerinde baskın yaptı. ‘Kısıtlılık kararı’ bulunan dosya kapsamında 11 meslektaşımız gözaltına alındı. Eş zamanlı olarak Mezopotamya Ajansı’nın Ankara Bürosu da polis tarafından basılarak, tüm dijital malzemelerine el konuldu” diye aktarıldı.
Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı:
“Ankara merkezli operasyonda, Mezopotamya Ajansı Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, muhabirleri Deniz Nazlım, Selman Güzelyüz, Zemo Ağgöz, Berivan Altan, Hakan Yalçın, Emrullah Acar ve Ceylan Şahinli; JINNEWS muhabirleri Habibe Eren, Öznur Değer ve Derya Ren gözaltına alındı. Özgür basına yönelik siyasi iktidar planlı, yargı kılıflı operasyon ilk değildir. Daha önce Diyarbakır’da 8 Haziran 2022’de düzenlenen operasyonda, 20 gazeteci gözaltına alınmıştı, 16’sı tutuklanmıştı. Yaptıkları haber ve programlardan suçlanan, 5 aydır tutuklu bulunan gazetecilerin hala iddianamesi hazırlanmadı.
KÜRT GAZETECİLER SUSMAYACAK
Kürt basınına yönelik bu tür operasyonlar, gazetecileri susturma ve gerçekleri karartma operasyonlarıdır. Kürt karşıtlığı ve düşmanlığında sınır tanımayan iktidar, savaş gerçekliğini tüm çıplaklığıyla halka ulaştıran özgür basın gazetecilerini asla susturamayacaktır. ‘Gerçekler Asla Karanlıkta Kalmayacak’ geleneğinden gelen Özgür Basın çalışanları, ne dün ne bugün hiçbir baskıya boyun eğmemiştir; hakikat uğruna gazetecilik faaliyetlerini ısrarla yürütmüştür. Apê Musa, Gurbetelli Ersöz, Deniz Fırat, Cengiz Altun, Ferhat Tepe ve Nagihan Akarsel’den gücünü alan, onların kararlılığıyla mesleklerini sürdüren Kürt gazeteciler, ‘basın soykırımına’ karşı direnecektir, hiç susmayacaktır. Gerçeğin kalemini kırmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. 1990’lı yıllarda bombalama ve katletmelerle susturamadığınız özgür basının gerçeklerin sesi olmasının önüne geçemeyeceksiniz.
MESLEKTAŞLARIMIZ SERBEST BIRAKILMALI
Baskıcı, despotik iktidar şunu bilsin ki korkunun ecele faydası yoktur. Ne tür baskı yaparsalar yapsınlar, ne kadar sansür yasaları çıkarsalar çıkarsınlar, ne Özgür Basın ne de o bayrağın taşıyıcısı Kürt basını tehdit, baskı, gözaltı ve tutuklamalarla asla korkmaz, boyun eğmez, geri adım atmaz ve mücadelesinden vazgeçmez. Tüm gazetecileri ve meslek örgütlerini de Kürt gazetecilere yönelik bu operasyona karşı ses çıkartmaya basın ve ifade özgürlüğünü savunmaya çağırıyoruz; gözaltına alınan tüm meslektaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır.”
MKGP: GAZETECİLER GERÇEKLERİ YAZMAKTAN VAZGEÇMEYECEK
Gazetecilerin gözaltına alınmasına ilişkin yaptığı açıklamada “baş eğmeyen gazetecilerin hedef alındığını” vurgulayan MKGP, “Gazeteciler gerçekleri ve hakikati yazmaktan vazgeçmeyecek. Kadın gazeteciler asla geri adım atmayacak” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında çok sayıda kentte yapılan ev baskınlarında 11 gazeteci işkence ile gözaltına alındı. Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), polis şiddetine ve gazetecilerin hedef alınmasına karşı yazılı açıklama gerçekleştirdi.
‘BAŞ EĞMEYEN GAZETECİLER’ GÖZALTINA ALINDI
Kürt gazetecilere ve özgür basına yönelik kesintisiz saldırılara karşı basın emekçilerinin direnişinin de kesintisiz sürdüğü belirtilen açıklamada, iktidarın bu direnişe tahammülsüzlüğü karşısında gazetecilerin bir kez daha işkence ile gözaltına alındığı kaydedildi. Açıklamada, “Özellikle Sansür Yasası'nın AKP-MHP oylarıyla kabul edilmesinin ardından gazetecilerin evlerine baskın düzenlenmesi dikkat çekti. Sansür Yasası’na baş eğmeyen gazeteciler gözaltına alındı” denildi.
‘AMAÇ GAZETECİLİĞİ KRİMİNALİZE ETMEK’
Açıklamada şunlar kaydedildi: “16 Haziran'da Diyarbakır'da 16 gazeteci tutuklandı. Aradan yaklaşık 4 ay geçmesine rağmen 16 gazeteciyle ilgili iddianame henüz hazırlanmadı ve gazeteciler suçsuz bir şekilde tutulmaya devam ediyor. Gazeteciler sadece işlerini yaptıkları için tutuklanıyor. Saldırılar, gözaltılar, tutuklamalar, baskı ve işkenceler, gazetecilerin mücadelesini durdurmaya, gazetecilik mesleğini kriminalize etmeye yöneliktir. Gözaltına alınan gazetecilere ters kelepçe ile işkence yapıldı ve Ankara'da gözaltına alınan Gazeteci Zemo Ağgöz’ün 45 günlük bebeği de aç bırakıldı.
AMAÇLARINA ULAŞAMAYACAKLAR!
Her seferinde olduğu gibi, bir kez daha gazetecilerin sesini kesemeyeceklerini yineliyoruz. Baskı politikalarıyla amaçlarına ulaşamayacaklar. Özgür basın bu saldırılara karşı baş eğmeyecek ve mücadelesini sürdürecektir. Gazeteciler gerçekleri ve hakikati yazmaktan vazgeçmeyecek. Kadın gazeteciler asla geri adım atmayacak ve arkadaşlarının kalemini yerde bırakmayacaklar.”
Kaynak:
http://jinnews41.xyz/search/content/view/197807?page=1&key=c1152825c0b2d41786f8c7de4ecc91a4
http://jinnews41.xyz/search/content/view/197804?page=1&key=c1152825c0b2d41786f8c7de4ecc91a4
