Hrant Dink cinayeti davasında gerekçeli karar

14 Temmuz 2021
Hrant Dink cinayeti davasında gerekçeli karar

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi yayınladığı gerekçeli kararda cinayeti FETÖ’ye bağladı. Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer ve Faruk Sarı'nın FETÖ'nün çıkarlarını gözeterek hareket ettiğini değerlendirdi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 37 kişinin beraat ettiği, 26 kişinin hapis cezası aldığı ve 13 kişinin de dosyasının ayrıldığı Hrant Dink cinayeti davasının gerekçeli kararını açıkladı.

Cinayetle ilgili tespit ve değerlendirmelerin yer aldığı 4 bin 532 sayfalık gerekçeli kararda cinayet FETÖ’ye bağlandı.

Akyürek, Yılmazer ve Sarı'nın FETÖ bağlantısı

Ramazan Akyürek (Trabzon Emniyet Müdürü ve sonradan İstihbarat Daire Başkanı), Ali Fuat Yılmazer (Emniyet İstihbarat C-5 Şube Müdürü, sonradan İstanbul İstihbarat Şube Müdürü) ve Faruk Sarı'nın (Trabzon İstihbarat Şube Müdürü) FETÖ'nün çıkarlarını gözeterek birlikte hareket ettikleri, Akyürek ve Yılmazer'in cinayetin tasarlanmasından sorumlu oldukları, iki ismin örgüt kaynaklı gücünü kullanarak soruşturmaları akamete uğratıp sonuçsuz bırakmaya çalıştıkları ifade edildi.

Bununla ilgili kararda, “Konumları itibariyle gereken tedbirleri alıp müdahale etmek yerine cinayetin gerçekleşmesini, bunun öncesi ve sonrasında bilgi, kayıt ve belgelerin yok edilmesini sağladıkları ve tüm istihbarat ağının bulunduğu bilgi havuzuna ilgili verilerin kaydedilmesi gibi işlemleri yapmadıkları, yapılan kaydı ise cinayetin hemen sonrasında sildikleri anlaşılmıştır" denildi.

Kararda "Kasım 2006 tarihinde yardımcı Erhan Tuncel'in istihbarat elemanı görevinin sonlandırılmasına yönelik işlem yapıldığı, bu tarih itibariyle işleneceği bilinen cinayetin önlenmesinde sorumluluk noktasında belli yer ve birimlerin yönetiminin ele geçirilmesinin hedeflenmesi, belli yerlerin de sorumluluktan kurtarılması gibi kurum içi görev bölgelerine dair cinayet üzerinden başkaca ve 'örgütsel olduğu sonradan anlaşılan' çıkarlar elde etmeye yönelik amacın güdüldüğünün ve gizleyici işlemler yapıldığı anlaşıldığı, bu tasarı içerisinde cinayet faillerine verilen desteğin sonucunda da cinayetin gerçekleştiği anlaşılmıştır" ifadeleri yer aldı.

"Demirkale keşif yaptırdı"

Kararda Muharrem Demirkale'nin (İstanbul Jandarma İstihbarat Tim Komutanı) Hrant Dink’in ev ve işyerinde cinayet öncesinde emri altındakilere keşif yaptırıldığı bilgisi yer aldı. Ali Fuat Yılmazer’in Demirkale ile irtibatlı olduğu da aktarıldı.

Hrant Dink’in cinayet günü takip edildiği, takibi yapan kişilerin de Demirkale'nin emir ve komutasındaki unsur elemanları olduğu tespit edildi.

Ercan Gün'ün görüntüleri yayınlaması

Ercan Gün'ün ise cinayet sonrası FETÖ’den elde ettiği görüntüleri örgütün çıkarları doğrultusunda yayınladığı kaydedildi.

Şükrü Yıldız'ın da örgütün çıkarları doğrultusunda tanzim ettiği teftiş raporlarıyla örgüte yardım ettiği belirtildi.

Yasin Hayal'in eniştesi olan Coşkun İğci'nin 'Hrant Dink'in Yasin Hayal tarafından öldürüleceği, bu eyleme ilişkin silah temini için uğraştığı' bilgisini içeren istihbaratın, unsur elemanlarına verildiği, onların da bu bilgiyi sıralı amirlerine bildirdiği, ancak en üst amir tarafından bu hususu önce beklemeye alarak herhangi bir işlem yaptırmadığı da kararda yer aldı.

Gerekçeli kararda yine FETÖ’nün jandarmayı cinayetle irtibatlandırılıp sorumlu gösterilmeye çalışarak itibarsızlaştırma amacı güttüğü ifade edildi.

"Trabzon'da istihbaratı biliyordu"

Gerekçeli kararda ayrıca Cinayetin tüm tasarı sürecinin Trabzon’da gerçekleştiği ve bunun tamamından Trabzon Emniyeti’nin istihbarat biriminin yanında Terörle Mücadele Şubesi’nin de haberdar olduğunun somut verilerle sabit olduğu aktarıldı.

Kaynak: https://bianet.org/bianet/hukuk/247272-hrant-dink-cinayeti-davasinda-gerekceli-karar