
Expression Interrupted’ın yayımladığı üç aylık rapora göre 2025’in ikinci çeyreğinde 73 ayrı davada 103 gazeteci yargılandı. 26 gazeteciye yeni dava, 10 gazeteciye soruşturma açıldı. 10 gazeteci tutuklandı, 21 gazeteci gözaltına alındı. RTÜK, muhalif televizyonlara 11,2 milyon TL’yi aşan para cezası verdi
Punto24 Bağımsız Gazetecilik Derneği (P24) bünyesinde çalışmalarını sürdüren Expression Interrupted platformunun hazırladığı “İfade ve Basın Özgürlüğü Gündemi” raporlarının 14’üncüsü yayımlandı. Dava izleme ve açık kaynak araştırmasına dayanan rapor, 2025 yılının Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını kapsıyor.
Gazetecilere yönelik tehdit, fiziksel saldırı ve gözaltılar 2025 yılının ikinci çeyreğinde de devam etti. Gazetecilere haberleri nedeniyle gönderilen tehdit mesajları ve haber takibi esnasında yönelen şiddet, basın çalışanlarının güvenliğinin risk altında olduğunu yeniden ortaya koydu.
Rapora konu Nisan-Haziran 2025 döneminde, ilk derece mahkemelerinde toplam 103 gazetecinin yargılandığı 73 dava görüldü. Sonuçlanan 10 davada dokuz gazeteci toplamda 28 yıl, 3 ay, 4 gün hapis cezasına çarptırılırken bir gazeteci de 9 bin 440 TL adli para cezası ödemeye mahkûm edildi. 15 gazeteci hakkında ise beraat kararı verildi. 26 gazeteci hakkında 12 yeni dava, 10 gazeteci hakkında soruşturma açıldı. 10 gazeteci tutuklandı, toplam 21 gazeteci gözaltına alındı.
GAZETECİLER EN ÇOK “ÖRGÜT ÜYELİĞİ” VE “HAKARET” SUÇLAMALARIYLA YARGILANDI
Yılın ikinci çeyreğinde de gazeteci davalarında en sık kullanılan suçlamalar “örgüt üyeliği” ve “hakaret” suçlamaları oldu. Gazeteciler 20 ayrı davada “örgüt üyeliği” (TCK 314/2), 16 ayrı davada ise “hakaret” (TCK 125) suçlamasıyla yargılandı.
Üçüncü sırada 11 ayrı davada kullanılan “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlaması yer alırken, gazeteciler altışar davada ise “Cumhurbaşkanına hakaret” (TCK 299), “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama” (TCK 301) ve “iftira” (TCK 267) ile suçlandı.
21 GAZETECİ GÖZALTINA ALINDI, 10 GAZETECİ TUTUKLANDI
Rapor döneminde iki gazeteci haber takibi sırasında, 19 gazeteci ise haklarında açılan soruşturmalar nedeniyle gözaltına alındı. Aynı dönemde altı gazetecinin etkilendiği en az beş şiddet içeren polis müdahalesi, engelleme ya da tehdit vakası kayıtlara geçti.
Rapora konu dönemde 10 gazeteci tutuklandı. 11 gazeteci ise tahliye edildi. Rapor döneminin sonu olan 30 Haziran 2025 itibarıyla Türkiye’de tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunan gazeteci sayısı 33 oldu. Aynı dönemde bir gazeteci ise ev hapsine mahkûm edildi.
RTÜK’TEN MİLYONLUK CEZALAR VE YAYIN DURDURMA
2025’in ikinci çeyreğinde de muhalif yayın organlarını hedef alan yaptırımlarını sürdüren RTÜK, Halk TV, SZC TV, NOW TV ve TELE 1’e toplam 11 milyon 240 bin 953 TL para cezası verdi. Yine bu dönemde, para cezalarına ek olarak Halk TV’ye 10 gün yayın durdurma cezası verildi.
Gazeteci Fatih Altaylı’nın YouTube kanalına getirilen lisans alma zorunluluğu, RTÜK denetiminin internet yayınları üzerindeki denetiminin genişlediğini bir kez daha gösterdi.
YÜKSEK YARGIDAN İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ LEHİNE KARARLAR
Danıştay, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün polis müdahaleleri sırasında ses ve görüntü kaydını yasaklayan genelgesini ikinci kez iptal etti. Danıştay 10. Ceza Dairesi kararında, Anayasa’nın 13. maddesine atıfla, “temel hak ve özgürlüklerin yalnızca kanunla sınırlandırılabileceğini” vurguladı. Bu kapsamda, yürütme organının bir genelgeyle basın özgürlüğünü sınırlamasının hukuka aykırı olduğuna hükmedildi.
Anayasa Mahkemesi ise iki ayrı başvuruda basın özgürlüğü ihlali kararları vererek ifade özgürlüğü alanında önemli içtihatlar oluşturdu. Gazeteci Hayko Bağdat, 2018’de bir banka müdürünün dövizle ilgili sözlerine “Sana ne be manyak” yorumu yaptığı için “hakaret” suçlamasıyla yargılanmış ve bin 740 TL para cezasına çarptırılmıştı. Bağdat’ın ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmeden AYM, Bağdat’a manevi tazminat ödenmesine karar vererek dosyayı yeniden yargılama için yerel mahkemeye gönderdi.
Evrensel gazetesi ise 2019 yılında dizi seti işçilerinin koşullarını haberleştirdiği için TRT’nin açtığı dava sonucunda 10 bin TL’lik tazminata mahkûm edilmişti. AYM, haberin kamu yararı taşıdığına dikkat çekerek ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.