
İstinaf Mahkemesi, kapatılan İMC TV’nin Program Koordinatörü Ayşegül Doğan’ın gazetecilik faaliyetleri nedeniyle yargılandığı davada yerel mahkemenin “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla Doğan’a verdiği 6 yıl 3 ay hapis cezasını “eksik araştırma ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile hüküm kurulması” sebebiyle yasaya aykırı bularak bozdu. Doğan’ın avukatlarından Ahmet Özmen, kararın gazetecilerin mesleki faaliyetleri kapsamında katıldığı toplantı ve etkinlikler gerekçe gösterilerek yargılandığı davalar için emsal bir karar olabileceğini söyledi.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile 2016 yılında kapatılan İMC TV’nin Program Koordinatörü ve “Gündem Müzakere” programının sunucusu Ayşegül Doğan, gazetecilik faaliyetleri kapsamında Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) çalıştay ve konferanslarına katılması, haber kaynakları ve meslektaşlarıyla yaptığı telefon görüşmeleri gerekçe gösterilerek yargılandığı davada “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 6 yıl 3 ay cezasına çarptırılmıştı. Doğan’ın avukatlarının istinaf taleplerini değerlendiren Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, mesleki faaliyetleri kapsamında DTK faaliyetlerine katıldığı için yargılanan birçok gazeteci ve yazarın davalarında emsal olabilecek bir karar vererek, Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesinin gazeteci Doğan hakkında verdiği hükmü esastan bozdu.
‘GAZETECİ OLARAK TOPLANTILARA KATILMASI ÖRGÜTSEL DELİL KABUL EDİLMEZ’
İstinaf Mahkemesinin oybirliğiyle aldığı bozma kararının gerekçesinde, gazeteci Doğan’ın DTK’nin 2012 yılında Diyarbakır’da düzenlediği ve davet üzerine katıldığı çalıştay ve toplantılara İMC TV’de program yapan bir gazeteci ve moderatör sıfatıyla katılıp konuşma, haber takibi ve röportaj yaptığına ilişkin savunması hatırlatıldı. Doğan’ın suç teşkil etmeyen bu etkinliklere örgüt talimatı olmaksızın, gazeteci olarak katıldığına işaret edilen kararda, suçlamaya konu edilen eylemlerin “silahlı örgüt üyesi olmak” suçu yönünden tek başına delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği vurgulandı.
Kararda, Doğan’ın DTK’nin hangi eylem ve faaliyetlerine örgütsel amaçla katıldığının ortaya konulması ve tartışılması gerektiği belirtilerek Doğan hakkında yürütülen soruşturma ve kovuşturma sırasında elde edilen tanık ifadeleri ve delillerin denetime imkan verecek şekilde dava dosyası arasına alınmadığı gözetilmeden karar verildiğine dikkat çekildi.
DOĞAN’IN KONUŞMA VE FAALİYETLERİYLE İLGİLİ ARAŞTIRMA YAPILMASI İSTENDİ
İstinaf mahkemesi, yerel mahkemenin kararının gazeteci Doğan’ın, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin başkenti Erbil’de 2012 yılında yapılan “2. Kürt Ulusal Kadın Konferansı’na” örgüt talimatıyla katılıp katılmadığı ve Diyarbakır’da düzenlenen “öz yönetim konulu çalıştayın” moderatörlüğünü yaptığı iddialarına ilişkin kolluğun yaptığı herhangi bir araştırma veya soruşturma işleminin yapılıp yapılmadığının tespiti gözetilmeden verildiğini belirtti.
İstinaf mahkemesi aynı zamanda gazeteci Doğan’ın “silahlı örgüt üyesi” olduğunu gösteren bir kod ismi, suç teşkil eden konuşmalarının olup olmadığı, örgütün faaliyetleri ve eylemlerine katılıp katılmadığı konusunda araştırma yapılmamasını da bozma gerekçesi olarak gösterdi. Kararda, Doğan hakkında yapılacak bu araştırmalar sonucunda elde edilen başka bilgi, belge, beyan ve ifade olup olmadığının tespiti ve varsa bu belgelerin dosya arasına alınması istendi.
Mahkeme, kararın devamında kovuşturma dosyasında belirtilen bu eksiklikler tamamlandıktan sonra ortaya çıkacak delillere göre Doğan’ın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğuna kanaat getirdi. Belirtilen gerekçelerle Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesinin hükmünün bozulmasına karar veren mahkeme, dosyanın ilk derece mahkemesine yeniden incelenmek ve hükmolunmak üzere gönderilmesine hükmetti.
KARAR BOZULDU AMA DOĞAN’IN YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI DEVAM EDECEK
Kararda, gazeteci Doğan’a yüklenen suçun niteliği, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin durumu ve dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin içerikleri dikkate alındığında, yerel mahkemenin davanın karar duruşmasında Doğan hakkında verdiği yurt dışına çıkış şeklindeki adli kontrol tedbirinin “orantılı” olduğu ileri sürülerek, bu tedbirin devamına karar verildi.
Henüz duruşma günü belli olmayan davanın görülmesine önümüzdeki aylarda başlanması bekleniyor.
‘GAZETECİLERİN YARGILANDIĞI BENZER DAVALAR İÇİN EMSAL BİR KARAR OLABİLİR’
İstinaf mahkemesinin bozma kararını değerlendiren Doğan’ın avukatlarından Ahmet Özmen, bu kararın gazetecilerin mesleki faaliyetleri nedeniyle katıldığı toplantı ve etkinlikler gerekçe gösterilerek yargılandığı davalar için emsal bir karar olabileceğine işaret etti. Av. Özmen, istinaf mahkemesinin örgüt üyesi olmanın şartlarını değerlendirirken suç teşkil etmeyen DTK toplantısına gazeteci veya konuşmacı olarak katılmanın suç olmayacağı yönünde bir hüküm verdiğini belirtti. Özmen şunları söyledi:
“Dolayısıyla istinaf mahkemesi bu kararla, bizim bu davanın başından beri yaptığımız, müvekkilimizin suçlama konusu yapılan faaliyetlerinin ve konuşmalarının basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği yönündeki savunmamızı onaylıyor. Bir gazetecinin mesleki faaliyeti nedeniyle toplantılara katılmasının suç olmayacağı tespiti yapılıyor. Bu yönüyle de kararın önemli olduğunu düşünüyoruz.”
Kaynak:https://www.mlsaturkey.com/tr/istinaf-mahkemesi-gazeteci-aysegul-dogana-verilen-hapis-cezasini-bozdu/